Malzeme ve ışığın yarattığ dil projenin ruhunu oluşturur. Her proje; konusuyla, topoğrafyasıyla ve çevresiyle birlikte bana bir şeyler anlatır. The Luxury Collection Çeşme Otel projesinin de özgün dilini bunun üzerine oluşturduk.
Çeşme’nin en güzel plajlarında Boyalık plajı üzerindeki bu lokasyon, barındırdığı potansiyelleri açığa çıkartacak bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyordu. Mimari olarak form, silüet, sürdürülebilirlik ilişkileri üzerinden hareket ettik. İki ayrı yapıdan oluşan ve yüksek yoğunluklu bir programı nasıl yorumlayacağımız çok önemliydi.
Yatay döşeme hareketleri, her katta, kütlesel hareketi kuvvetlendirmek için üç buyutlu kütle hareketine eşlik ederek tasarlandı. Aynı zamanda bu teraslar doğal bir güneş kırıcı görevini de üstlenmekte. Planlama olarak ortada geniş bir açık alan yaratılmaya çalışıldı.
Büyük blok komşu parseldeki, mevcut yapılaşmaya sırt dönercesine, manzaraya yönlendirilmiştir. Aynı zamanda yükseldikçe denize doğru hareket eden bir kütlesel hareketle bu sırt dönüşü kuvvetlendirmektedir. Küçük blok ise, yükseldikçe kütle olarak geriye çekilerek manzara açısını genişletmektedir. Her iki blokun oda yerleşimleri, birbirini görmeyen, doğrudan deniz bakışı hedeflenerek kurgulanmıştır.
Proje geniş otel odalarının yataklarında kesintisiz cam cephe aracılığıyla denizin içeri alınması hissini kuvvetlendirme üzerine geliştirildi. Oda önlerinde yarattığımız geniş teras alanları otelin açık alan tecrübelerini zenginleştirmekte, aynı zamanda denize kesintisiz bakan birimlere ait teraslar ile denize bakışta doğrudan suyla buluşma özel olma hissini kuvvetlendirmesini istedik… Plan düzlemindeki kütle hareketleriyle de, tüm odaların bakış açılarını değiştirerek sürpriz bakış açıları yaratıldı.
Yer: Çeşme, İzmir
Tarih: 2015-2019