Şişecam Düzcam tarafından mimaride cam kullanımıyla ilgili son gelişmeleri paylaşmak üzere düzenlenen “Camdan Yansımalar” konferanslarının dördüncüsü, 17 Mayıs Salı günü Yapı-Endüstri Merkezi’nde gerçekleştirildi.

“Mimaride Sınırları Zorlamak” konulu Camdan Yansımalar konferansına, Cephe Danışmanı Graham Dodd, Mimar Durmuş Dilekçi, Mimar Alexis Şanal ve Yüksek Mimar Murat Aksu konuşmacı olarak katıldı.

Şişecam Düzcam Pazarlama Grup Müdürü Ebru Şapoğlu açılışta yaptığı konuşmada, her projenin kendisine ait bir hikayesi olduğunu belirterek, “Sizlerin tasarımlarıyla hayaller gerçeğe dönüşüyor. Bizim ürünlerimiz de bu hikayelerin kahramanları oluyor.” dedi.

Ebru Şapoğlu

Arup Materials Consulting’de tasarım lideri olarak görev alan cephe danışmanı Graham Dodd, “Camı İşlevsel Kılmak” başlıklı sunumunda, farklı coğrafyalarda gerçekleştirdikleri projeler üzerinden, inovatif cam uygulamalarından örnekler paylaştı. Karma kullanımlı yapı, köprü, sera, heykel gibi çok çeşitli ölçeklerde projelere imza atan Dodd, camın bu çalışmalara nasıl dahil edildiğini teknik yönleri ile paylaştı.

Graham Dodd

“Kaplama elemanlarını kenara bırakıp, malzemenin kendisi üzerine düşünmeliyiz”

Malzeme ile kurulan temasın hislere tercüman olduğunu belirten Dilekçi Mimarlık kurucusu Durmuş Dilekçi de “Poppaea’nın Peçesi” adlı konuşmasında, gerçekleştirdiği projelere atıfta bulunarak camın mimarideki farklı kullanımlarını örnekledi. Karmaşık organizasyon şemaları içinde, özünde basit yapılar ortaya çıkarmayı amaçladıklarını söyleyen Dilekçi, yansıtıcı ve çoğaltıcı özellikleri ile camın bu konudaki kritik katkısına değindi.

Durmuş Dilekçi

Jean Jacques Rousseau‘nun camı “tüm taşların en masumu” olarak tariflediğini hatırlatan Dilekçi, camın az malzeme ile duygusal etki yaratma, illüzyon ile sınırları yok etme gücüne dikkat çekti. Malzemelerin taşıyıcı elemanlar haline geldiği bir döneme doğru evrildiğimizi ifade eden Durmuş Dilekçi, “Kaplama elemanlarını kenara bırakıp, malzemenin kendisi üzerine düşünmeliyiz” dedi.

Malzemenin şehirle uyumu çok önemli

Konferansa “Toplumsal Tasarım İstanbul: Davranışlar, Süreç, Pratik” adlı sunumuyla katılan SANALarc kurucu ortağı Alexis Şanal, çeşitli örneklerle renklendirdiği sunumunda, kullanılan malzemelerin mimariyi nasıl etkilediğini ve kullanıcı ile ilişkisini ele aldı. 2006’da gerçekleştirilen bir sergiden bahseden Şanal, “Sergi alanında cam, mermer, plastik, laminant gibi klasik malzemeleri duvarda kullandık ve insanlar yanlarına geçip fotoğraf çektiler. Bu ilginç bir deneyimdi” dedi.

Alexis Şanal

Malzemenin şehirle uyumunun çok önemli olduğunu vurgulayan Şanal, “Malzemeler günün her saatine ve mevsime göre tasarıma farklı bir hava katıyor. Bu anlamda sadece fiziksel iletişimimizi değil, makro iletişimi de etkiliyor” diye konuştu.

“Kullanıcıların ortaklaşabilecekleri alanlar yaratmaya çalışıyoruz”

MuuM Mimarlık kurucu ortağı Murat Aksu ise “Kamusal Alanda Şeffaflık” adlı konuşmasında, MuuM’un daha önce gerçekleştirmiş olduğu projelerinin yanı sıra yeni projelerinden de bahsederek, tasarımda önceliği kullanıcılara verdiklerini dile getirdi. Aksu, “Tasarımlarımızı planlarken birinci önceliğimiz kullanıcı ile arasındaki iletişimdir. Bu anlamda, kullanıcıların ortaklaşabilecekleri alanlar yaratmaya çalışıyoruz” diyerek, projelerinde malzemeden çok mekânı ön planda tuttuklarını vurguladı.

Murat Aksu

Konferansta, Şişecam Düzcam’ın yüksek ışık geçirgenliği ve düşük yansıtma özelliğine sahip, yazın güneş ısısı girişini kontrol ederek soğutma giderlerini, kışın da ısıyı içeride tutarak ısıtma giderlerini azaltan ve emniyet ihtiyacını karşılayan yeni ürünü Şişecam Temperlenebilir Solar Low-E Cam Nötral 71/43 ürününün lansmanı da yapıldı.